REŞİT OLMAYANLA CİNSEL İLİŞKİ SUÇU VE CEZASI


15-18 yaş arası çocukların cebir, tehdit veya hile ile cinsel ilişki yaşaması TCK m. 103 bağlamında cinsel istismar suçunu oluşturacak olup 15-18 yaş arası çocukların cinsel ilişki noktasında vermiş olduğu rıza hukuken geçerli olsa da bu halde de TCK m 104 bağlamında reşit olmayanla cinsel ilişki suçu oluşacaktır.


15-18 yaş arası çocukların rızası doğrultusunda yaşadığı cinsel ilişki, reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluştursa da bu suçun takibi şikayete bağlıdır. Yani, şikayet söz konusu olmadıkça failin cezalandırılması da söz konusu olamayacaktır.


Reşit olmayanla cinsel ilişki suçunun cezası 2-5 yıl hapis cezasıdır. Suçun mağdur ile arasında evlenme yasağı bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun, evlat edineceği çocuğun evlat edinme öncesi bakımını üstlenen veya koruyucu aile ilişkisi çerçevesinde koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişi tarafından işlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın ikinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.

REŞİT OLMAYANLA CİNSEL İLİŞKİ SUÇU (TCK 104) YARGITAY KARARLARI

Konuyla ilgili bir kısım Yargıtay kararları aşağıdaki gibidir: 

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 25.05.2021 tarih, 2019/14-405 E. 2021/219 K. 

“Cebir, tehdit ve hile olmaksızın onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, anılan Kanun'un 103. maddesinde düzenlenmiş olan çocukların cinsel istismarı suçundan değil, şikâyet üzerine 104. maddede düzenlenen reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan cezalandırılacaktır.”

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 06.04.2021 tarih, 2017/716 E. 2021/2765 K. 

“Mağdure ile yaşı itibarıyla hukuken geçerli rızasına istinaden cinsel ilişkiye girmesi şeklinde sübuta eren eyleminin 5237 Sayılı TCK'nın 104/1. maddesinde düzenlenip şikayet üzerine takip edilen reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturduğu ve mağdurenin soruşturma evresinde alınan 22.11.2013 tarihli beyanında sanıktan şikayetçi olmadığını bildirdiği gözetilerek şikayet yokluğu nedeniyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,

SONUÇ : Kanuna aykırı, katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gözetilerek 1412 Sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,"